Fransiz ressami (1840-1926).
Paris'te doian Monet, Gleyre'in atölyesine girdi ve orada Renoir, Sisley ve Bazille ile dostluk kurdu. Monet bailangiçta çok güçlük çekti. Resmi Salon'dan geri çevrilen tablolarinin çoiu (Kirda Öile Yemeii, Le Havre'da Teras), alici bulamadi. Birkaç yil sonra, insan resimleri çizmekten vazgeçti ve yeteneii manzara resimlerinde geliiti.
Özellikle Sen Irmaii kiyilarinda (Bougival, Argenteuil) resim yapmayi seviyordu. Tablolarinda, suyun sürekli hareketini, üzerinde oynaian göiün kararsiz yansimalarini yakalamaia çabaliyordu. Iiiiin etkilerini daha iyi verebilmek için yeni tekniklere baivurdu. Renkleri analiz etmeie, çeiitli nüanslara ayirmaia çaliiti, bunlari tuvalinde birbiri ardindan firça darbeleriyle üst üste getiriyordu. Yansitmaia çaliitiii, biçimden çok, renkli izlenimlerdi.
1876'dan bailayarak Monet Fransa'yi gezdi. Günün deiiiik saatlerinde gözlemlediii ayni motif üzerinde seri halinde çeiitlemelere giriiti: günei altindaki buiday dokurcunlari, Rouen Katedrali, Londra Köprüsü.
«Saint-Lazare Gari» (1877). Ressam hareketi, oynak çizgileri, dumani, buhari deierlendirerek konuyu bir anlik izlenime indirgemiitir.
